Küresel ekonomik krizle beraber altın, ekonomi piyasalarının gündeminde ilk sıralara oturdu. Fakat bu aralar daha değişik bir sebepten ötürü gündemde.
![]() |
2013 Altına Şans Getirmedi... |
Altını zirveye uçuran önemli sebeplerden biri küresel
ekonomik çalkantıda uluslararası para birimi Dolar ve diğer ülkelerin para
birimlerine güvenin azalmasıdır. Bir diğer sebep ise küresel krizle beraber ABD
ekonomisindeki durgunluk endişelerine karşı FED'in üç defa ekonomik genişlemeye
gitmesiyle tüm dünyada oluşan likit ihtiyacı artışı ve bununla beraber dünya
enflasyonundaki artış endişesi.
Her zaman “güvenli liman” diye tanımlanan altının fiyatı
neden yükselemiyor?
Geçen kasımda Amerika'daki başkanlık seçimlerini Obama’nın
kazanmasıyla, dört senelik yeni bir dönem başladı. Başkan Obama 2'nci dönemde
ekonomik açıdan daha güçlü görünüyor. Bu bakış ve Amerika'daki son pozitif
finansal verilerle piyasalardaki iyimserliği artıyor.
Avrupa Birliği’nin dağılacağı beklentisi azalırken, Avro
bölgesinin yüksek kamu borcu bulunan ülkelere açılan kredilerle borç döndürme
seçenekleri ön plana çıktı. Mevzu bahis ülkelerin tahvil faizleri düşerken,
global reel faizin "0" olduğu günümüzdeki büyük fonlar, mevzu bahis ülkelerde
olan ve hala cazip olan faiz getirilerini elden kaçırmamak için altın satıp bu
tahvillere yöneliyor. Avro bölgesinde ekonomik krizden kurtulma sinyalleri
oluşturan bu veriler, para birimlerine olan güveni tekrardan artırıyor.
Amerika'da bir süredir “mali uçurum” başlığı ile gündemi
meşgul eden vergi indirimlerinin bitirilmesini içeren kanun konusu hakkında,
hükümetle muhalefet tarafının anlaşıp konunun göreceli olarak aşılması, şubat
ayında harcama kalemi konusunun da bir yolla çözüleceği beklentisi ile
piyasalarda bu konudaki endişelerin azaldığı görüşmekte.
Dünyanın en çok altın ithalatı yapan ülkesi Hindistan hızla
artan cari açık endişesine karşı tedbir olarak altın ithalatında mevcut olan %
2’lik vergiyi geçtiğimiz hafta % 5’e arttırdı. İşlem görmüş altın vergisini de
% 4’ten % 6’ya arttırdı. Senelik ortalama 900 ton altın ithalatıyapan
Hindistan, bununla birlikte yurtdışına 56 milyar 500 milyon USD kaynak
yöneltiyor ve bundan dolayı altın ithalatında gerileme bekleniyor. Bu
gelişmeler de altın fiyatının yükselişini yavaşlatıyor.
Buna ek olarak Amerika Merkez Bankası FED'den sonra Japon
Merkez Bankası'nın da sınırsız finansal genişleme kararını uygulamaya alması ve
bu bankaların başkanlarının enflasyonda yükseliş endişesi olmadığını açıklaması
da bu konudaki tedirginlikleri azaltmasıyla altına olan beklenti zayıflıyor.
Almanya Merkez Bankası'nın ülke dışındaki 3000 tondan fazla altın rezervlerinin
ülkelerine geri getirileceği açıklaması da altın piyasasını yerinden
kıpırdatamadı.
Altın fiyatlarında artış beklentisi düştükçe yeni talep
gerçekleşmediğinden yatırımcılardan da fon ve reel altın satışları geliyor.
Bunun yanında yüksek hacimli fonların yöneticileri yeni alıcılar çekebilmek
için devamlı olarak altın fiyatının yükseleceğine dair spekülatif yorumlarını
da sürdürüyorlar.
Genel olarak Amerikan Doları'yla ters orantılı, petrol
fiyatıyla ise paralel ilerleyen altın fiyatının son bikaç günde de bu
emtialardan bağımsız ilerlediği gözleniyor. Bu gibi sebeplerden ötürü altın
yükseliş gösteremiyor.
2013 yılına genel olarak bakıldığında altın senenin ilk iki
çeyreğini kontrollü bir değer kaybı ve artışla geçirebilir. 2013'ün son iki
çeyreğinde ise global ekonomik piyasalardaki ekonomik krizin etkilerinin
azalmasıyla daha da hızlı değer kaybedebilir.
2012 sonunda altın ons değerinin 2000 dolar civarına
fırlayacağını söyleyen (spekülatif) ekonomistlere de ne kadar güvenebileceğiz
merak konusu...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder